4 Ağustos 2013 Pazar

Zehir Ustası # Usta Serisi 1.kitap


Öncelikle hepinize kocaman bir merhaba sevgili blog okuyucuları! Bu ilk yorumumla karşınızdayım. Ve inceleyeceğim eser ise Dex şöleninin bir meyvesi olarak hayatıma dahil olan Zehir Ustası'ndan başkası değil!
Öncelikle kitap çok zekice tasarlanmış bir kurguya sahip bana göre. Sonraki sayfayı merak etmeye iten cinsten, Yelena'nın -ana karakterin- büyük sırrını ve dahil olduğumuz hayatını yavaş yavaş ama akıcı bir dil ile anlatıyor yazar bize. Kitabın sonuna kadar kızcağızın başından geçenleri tam olarak anlayamıyoruz bile! Kitabı özetleyecek olursak, bir hapishane hücresinde açıyoruz gözlerimizi bu fantastik dünyaya. Yelena'nın macerasına da aynı anda dahil oluyoruz elbet. Yelena idamını bekleyen bir mahkumken aldığı bir teklifle hayatı değişiyor; komutanın çeşnicisi olmak! 
"...Reyad'ın boğazını kesmemin üstünden geçen bir buçuk yılda yaşanan şeyleri düşündüm. Arkadaş edinme korkumu yenmiştim. Düşmanlarımla yüzleşmiştim. Aşkı kazanmıştım..."
Çeşnici olmak demek, eski kralın şatosunda, komutanın en yakınında durmak, her gün en lezzetli yiyecekleri tatmak demekti. Tabii ufak bir riskle beraber: komutanın sonunu getirmeyi planlayan zehir, önce Yelena'nın canını alabilir. Fakat kaybedecek bir şeyi olmadığına inanan karakterimiz teklifi kabul eder ve komutanın çeşnicisi olur. Kısa zamanda gözüne girerek güvenini kazanır. Ama bu yeterli değildir zira o, başka bir komutanın tek oğlunu öldüren bir katildir! Sarayda kalacağından emin olmak için komutanın başmuhafızı Valek ona 'Kelebek Tozu' adında bir zehir içirir. Eğer her gün panzehirini almazsa ertesi sabahı göremeyeceğini garantileyen bir iksir. Yelena, görünmez zincirlerle komutana ve Valek'e bağlanır böylece. 
Sarayda kaldığı süre boyunca süikast ve zehirler konusunda bir uzman olan Valek'ten zehirlerle ilgili dersler almaya başlar. Kısa süre içinde Valek'in emekleri karşılığını alacak, Yelena zehirler konusunda yeterli bilgiye sahip olacaktır. Lakin Yelena'nın en büyük düşmanı zehirler değildir ne yazık ki. Oğlunu öldürdüğü komutan Brazell intikam istemektedir. Bir de Ateş Festivali sırasında yoluna çıkan, Yelena'nın yaşadığı ülkede yasak olmasına rağmen büyü yapan bir kadın, kendisini öldürmeye çalışmaktadır.
Şimdi gelelim can alıcı kısma, yani vereceğim spoilerlar yardımıyla okuma keyfinizi bozabileceğim ya da merakınızı giderebileceğim bölüme.
Demin yazdım lakin yeniden uyarayım, buradan sonrası bol bol spoiler içermektedir, dikkat ediniz.
Öncelikle olayların geçtiği yerden biraz bahsetmek isterim. Karakterimizin yaşadığı Ixia isimli hayali bir ülke. Askeri Bölgelere, kısaca AB'lere ayrılıyor. Yelena, AB-5'te, komutan Brazell'in yetimhanesinde başlamış hayatına, en azından bildiği kadarıyla. Zekasıyla komutanın dikkatini üstüne çekince bir süre sonra sadist deneylerine alet edilmeye başlamıştır. Aslında bütün bunların nedeninin büyücü olması oluşu ise kitabın sonunda netlik kazanıyor. Neyse, Brazell Yelena'dan ümidi kesince onu oğlu Reyad'a verir. Reyad ise sadistliğe yepyeni anlamlar katabilecek kadar dengesiz biridir. Yelena'ya her türlü işkenceyi yapar. Bu anılar kitapta sayfalar arasına serpiştirilmiş bir biçimde okuyucuya sunuluyor, ancak en kötüsü, Yelena'yı boğazını kesmeye iten sebep ise Reyad'ın kendisine tecavüz etmesi ve kendisine yapılanları yetimhaneden getirilecek başka bir kıza da yapacak olmasıdır. Yelena, bir yıla yakın bir süreyi mahzende geçirdikten sonra komutanın çeşnicisi olur lakin Brazell hala oğlunun intikamını almak istemektedir. Kızın güvenliğinden endişe duyan Valek ona kendi süitinde oda açtırır. Aralarında uzun süre ikisinin de kafasını karıştıran, dalgalı bir ilişki gelişse de sonradan bunun sıcak bir aşka dönüşeceğini sevinçle söyleyebilirim. 
Brazell, sadece Yelena için değil tüm ülke için ne kadar büyük bir tehlike olduğunu çok tatlı bir yolla kanıtlamaya başlar kısa süre içinde. Her ne kadar spoiler bölümü olsa da ben bile o kadar acımasız değil sevgili okurlar, burayı okumanızı tavsiye etmek zorundayım. 
Kitabın ortaların ortaya çıkıp sonlarına doğru belirginleşen karakterlerden biri ise önceleri Yelena'yı öldürmeye niyetlenen büyücü Irys idi. Yelena'yı bir festivalde köşeye kıstırmış ve canını almaya yeltenmişti fakat büyü-işlemez Valek tarafından engellenmişti bu girişimi. Her ne kadar çoğumuz bu nokta da Irys'den soğusa da sonradan paha biçilemez yardımları olacağını söyleyebilirim.
Ve son sözlerin beni benden aldığını da belirtmeden geçemeyeceğim:
"Daha önce bir idam emri bizi ayıramamıştı. Bunun üstesinden gelmemiz mümkün. Birlikte olacağız,"
"Bu bir emir mi?"
"Bir yemin."
Kitabın sonuna ilişkin yorumuma gelirsek yazar bize insaflı davranmış, sonraki kitabı almamız için vicdanımıza bir baskı yapsa bile ikinci kitaba ulaşmadan hayatta kalma süresini yaklaşık bir haftaya çıkarmış. :D

Ana karakter olan Yelena'nın hafif soğukluğu, duygularını bir ölçüde yitirilmişliği çok iyi yansıtılmıştı bence. Yazarın birinci ağızdan yazmasına rağmen betimlemeleri mükemmel yapması ise apayrı bir konu. Okurken hiç sıkılmayacağınızı iddia edebilirim. -umarım yanılmıyorumdur.-
Kitaba yönelik puanıma gelecek olursak, 10 puan üzerinden 9.7 verdiğimi söyleyebilirim. -Evet, aşık oldum-

Not: Umarım anlatımımdan keyif almış ve kitabı biraz olsun tanımışsınızdır. 



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder